Skip to main content

Yenilik insan hayatında devamlılığın sağlanması için gerekli bir ihtiyaçtır. Geçmişte kalan, çağının dönem özelliklerini yakalayamayan her unsur ne yazık ki çok kısa bir zaman içerisine unutmaya mahkûm edilmektedir. Yeniliği hayatınızda canlılığın bir yansıması olarak da görebilirsiniz. Klasik olmanın dışında kendine bir şeyler katamayan herkes belli bir noktadan sonra verimsizleşir. Özellikle çalışma hayatında oldukça göze çarpan bu durum, üretimi durdurur. Diğer yandan kendini geliştiren ve yeniliği yakından takip edenlerin etrafına ve kendine birçok kazanımı mevcuttur. Yeniliği en güzel şekilde özetleyen Herakleitos:  ‘Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. ’ diyerek insanı yeniliğin ve değişimin merkezine koymuştur. Buradan varacağımız sonuç insan yaşamının kalitesi için yeniliklerin, yenilenmenin olmazsa olmaz olduğudur.

Yaklaşık 2500 yıl öncesinden söylediği bu sözle Herakleitos’u bir kenara bırakalım. Biraz daha yakın tarihten, yeniliği hayatının konusu haline getirmiş bir kuramcıdan bahsetmek isterim. 1962 yılında yaptığı akademik bir çalışma doğrultusunda birçok tartışmayı da beraberinde getiren bir kuramcı. Yeni fikirleri ve teknolojinin gelişmesiyle değişen hayat standartlarını gözlemleyen Everett Rogers, yeniliklerle iç içe bir bağ kurmuştur. İnsanlık tarihi göz önüne alarak yeniliklerin yaşantıda ne gibi sonuçlar doğurduğunu yakından takip eden bir araştırmacıdır. Yaptığı araştırmalar neticesinde de yeniliklerin benimsenme kriterlerinden yola çıkarak sınıflandırma yapmıştır. Tüm bu çalışmalarını da 1962 yılında kaleme aldığı ‘Yeniliklerin Yayılımı’ adlı araştırmasında tüm detayları paylaşır.

Yeniliklerin Yayılması Kuramı ve Temeli

Yeniliklerin yayılması kuramı ve temeli

Genel olarak birçoğumuz yeniliklere karşı farklı tepkiler veririz. Rogers, bunun uzun yıllar önce farkına varmış olmalı ki kuramını bu temel üzerinden şekillendirmiştir. Yeniliklerin yayılması kuramı, insanların yeniliklere karşı eğilimlerini ve bu yeniliklerini nasıl kabul ettiğine dair yaklaşımlarını inceler. Rogers, bu incelemeyi yaparken:

  • Yeniliklerin oluşum evrelerini
  • Yayılması için gerekli özellikleri
  • Yeniliği tepki veren farklı akran gruplarını
  • Yeniliğe yaklaşımdaki ihtiyaçları göz önüne alarak kapsamlı bir araştırma yapmıştır.

Araştırmasının içeriğinde de yenilik denildiğinde sadece görsellik değil; eylemleri, nesneleri ve düşünceleri de dikkate alır. Yukarıda sıralanan maddeler de yine sosyal değişim sürecini yakından takip eder.  Kısaca ifade edilecek olursa yeniliklerin benimsenmesi yayılma kuramı ile doğrudan orantılıdır.

Yeniliklerin Benimsenmesi

Tüm insanlığı aynı kalıplarda kullanamayacağımız gibi yenilikleri benimseyişlerinde de tek bir kavram üzerinden açıklayamayız. Rogers, yaptığı çalışmalarda belli başlı gruplar halinde yenilikleri benimseyen toplumu değerlendirmektedir. Bu gruptaki bireyler yeniliklere verdikleri tepkiler doğrultusunda ortak alanlarda değerlendirmeye alışmıştır.

1. Innovators (Öncüler)

Herhangi bir alanda yapılan yeniliği hiç düşünmeden, detaylarına inmeden ve sorgulamadan doğrudan kabul eden bireyleri kapsar. Adından anlaşılacağı gibi öncü olarak istekli ve atılgandırlar. Toplumun içerisinde geniş yer tutmasa da bu bireyler oldukça cesur kişilerden meydana gelir. Yenilikleri çok çabuk benimsedikleri için ‘yenilikçiler’ olarak kendileri ifade edilmektedirler.

2. Early Adopters (Erken Benimseyenler)

Öncüler kadar hızlı olmasa da yenilikleri kolay benimserler. Topluma daha yakındırlar. Yeniliklere karşı istekli ve deneyimlerinden yola çıkan bir yaklaşımları da mevcuttur. Bu nedenle de toplumun büyük bir kısmı için etkileyici yönleri vardır. Gözlemleyerek dâhil oldukları yenilikler üzerinden topluma cesaret de verirler. Çünkü güven ortamı oluştururlar.

3. Early Majority (Erken Davrananlar)

Diğer iki grup kadar atılgan olmayan ama sonradan gelecek olan diğer iki grup kadar da tepkisiz kalmayan ortada bir yaklaşım gösteren bireylerdir. Elbette benimseme istekleri vardır ancak doğrudan yeniliklerin içerisine atılmazlar. Erken benimseyenleri gözlemleyerek adımlarında temkinli olurlar.  Toplumun büyük bir kısmının burada toplandığını da söyleyebiliriz.

4. Late Majority (Geç Kalanlar)

Tedirgin, çekingen ve de şüpheci bireylerin yer aldığı gruptur. Diğer gruptakilerin yenilikleri kullanmasına bir süre seyirci kalarak tüm riskleri görmeye çalışırlar. Risk konusunda içleri rahatladıktan sonra yeniliklere dâhil olurlar. Sosyal yaşantılarında da bu nedenle bir baskı söz konusudur. Hatta kimi zaman bu baskı neticesinde yeniliklere yaklaşırlar.

5. Laggard (Geride Kalanlar)

Toplumun yeniliklere karşı en mesafeli olan ve yaklaşımları zayıf kalan bireyler bu grubun temsilcileridir. Yeni çok zor ve en son benimserler. Daha çok asosyal karakter yapısına sahip oldukları için sosyal yaşantıları da yoktur. Bu nedenle toplum baskısından da etkilenmezler. Herhangi bir unsura karşı yaklaşımlarını geleneksel değerleri ve daha önce edindikleri tecrübeleri belirler.

Medya İçeriklerinin Yenilik Bünyesinde Yayılması

Medya içeriklerinin yenilik bünyesinde yayılması

Teknoloji dünyasının getirdiği en son yeniliklerden biri olan SEO içerikli metinler, hızlı gelişerek yaygınlaşmaktadır. Ancak yukarıda bulunan gruplarda olduğu gibi tüm işlerini medya içeriklerine teslim eden ve uzak duran farklı gruplar vardır. Dijital pazarlama ajansları ile iletişime geçen ve reklamlarından satış uzmanlığına hatta sloganlarına kadar her ihtiyaçlarını teslim eden öncüler ve erken benimseyenler mevcuttur. Bunun yanında medya içeriklerine karşı mesafeli olan geç kalmışlar da ne yazık ki bulunmaktadır.

Geç kalmanın en kötü yanlarından biri günceli takip edememektir. İnternette güven olmaz ve iş yapmayı daha somut verilerle gerçekleştirmek isteyenler, birkaç yıl içerisinde bunun eksikliğini görecekler. Her geçen gün dış dünyada çalışma alanını kaybeden birçok sektör bulunmaktadır. Önceleri sadece bireysel ya da küçük işletme kayıpları derken şimdiler firmalar şirketler değil sektörler yerini dijitale bırakıyor. Daha fazla geç kalmamak için işin uzmanı bir dijital pazarlama ajansıyla iletişime geçmelisiniz.

Kaynak Makaleler;

Rogers’ın Yeniliğin Yayılması Teorisi ve İnternetten Ders Kaydı

Yenilik Yayılımı: Bir Araştırma