Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle dijital hayata geçiş de bir o kadar hızlandı. Dijitalleşmiş bir dünyada internetin önemi oldukça büyüktür. Birbirinden farklı binlerce firma kendisini dijital ortamda tanıtmaya başladı. Bu durum rakiplerin de artmasına sebebiyet verdi. Rakipleri artan firmalar isimlerini daha iyi tanıtabilmek için farklı yollara başvurdu. Bu yollardan en popüler olanı ise hikâyeleştirme yani storytelling oldu. Peki, storytelling nedir, markalar için hikâyeleştirme sanatı gerekli midir?
Her marka kendisini diğer markalardan ayırmak ve daha ön planda tutmak ister. Bu yüzden her markanın kendisine özgü reklam ve içerikleri vardır. Bazen markanız büyürken bunlar yeterli olmaz. Daha farklı adımlar atarak rakiplerinizin önüne geçmek istersiniz. Bu durumda storytelling sanatından yararlanmalısınız. Markaların hedef kitleler ile iletişim kurması ve üzerlerinde iyi bir etki bırakması için marka hikâyesi yazması gerekir. Örneğin sizler marka hikâyeleri ile daha büyük kitlelere ulaşabilir ve daha sağlıklı şekilde hizmet verebilirsiniz. Hikâyeleştirmeden faydalanmayan işletmeler yavaşça hedef kitlelerinden koparak zarara uğrayabilir. Bu yüzden işletmenizi etkili bir şekilde göstermek için markalar için hikâyeleştirme sanatı tekniğinden faydalanmak gerekir.
Storytelling Nedir?
Kelime anlamı hikâye anlatıcılığı ya da hikâyeleştirme olan storytelling, markanızın uyandırdığı gerçekleri ve düşünceleri bir araya getirerek anlatan bir yazıdır, diyebiliriz. Müşterilere ürünleri neden almaları gerektiğini ya da hizmetlerinizden neden yararlanması gerektiğini anlatmak için storytelling tekniğinden yararlanırız. Bunun dışında markanızın hikâyesini ve sunduğunuz hizmetlerin neden var olduğunu anlatan bir içerik ile hikâyeleştirme oluşturabilirsiniz. Markalar için hikâyeleştirme sanatı ile müşteriler iyi bir etki altında kalacaktır. Bu etki ise olumlu olursa markanızı daha büyük yerlere getirebilirsiniz. Bu yüzden etkili bir hikâyeleştirme tekniği kullanarak müşterilerinizin duygularına dokunabilirsiniz.
Markanız için hazırlayacağınız hikâyeniz mutlaka özgün ve etkili olmalıdır. Akılda kalıcı bir içerik ile müşterilerinizi elinizde tutabilirsiniz. Elinizde tutmanın dışında potansiyel müşterilerinizin dışına da çıkabilir, markanızı global olarak da tanıtabilirsiniz. Dolayısıyla markalaştırma tekniğinden faydalanmalı ve işletmenize katkı sağlamalısınız.
Hikâye Anlatabilmek Bir Sanattır
Hikâyeler kendimizi bildiğimizden beri var olmuş içeriklerdir. Yeri gelir anne karnındaki bir bebeğe bile hikâye okuruz. İnsanın gelişimi ve ufkunun açılması için hikâyelerden faydalanmak her zaman iyi bir seçenek olmuştur. Bu durum markalar için de geçerlidir. Markalar için hikâyeleştirme sanatı hem markaya hem de hedef kitleye fayda sağlayan bir durumdur. Bu yüzden bir firma sahibiyseniz storytelling tekniğini kullanabilirsiniz. İyi bir hikâye ile ürünlerinizin satışını arttırabilir ve daha fazla kitlelere hitap edebilirsiniz.
Markanız için oluşturacağınız her türlü hikâye bir sanat niteliğinde olmalıdır. İyi bir hikâye ortaya çıkarmak için hayal gücünüzü kullanmalısınız. Diğer markalardan farklı olmalı ve kendinize özgün bir tarz edinmelisiniz. Bu yüzden farklı marka ve işletmelerin hikâyelerinden yardım alırsanız bu durum sizin açınızdan iyi olmaz. Markalar için hikâyeleştirme sanatı kapsamında sadece onların hikâyelerini okuyup fikir edinebilirsiniz. Buna göre hazırlayacağınız içerik sizi ve markanızı temsil etmelidir. Bu yüzden ciddi bir önem çerçevesinde içeriğinizi oluşturmalısınız. Unutmayın ki markanızı temsil edecek bu hikâye bir sanattır. Sanat özgün olduğu sürece var olacaktır. Bu yüzden markanız için hazırlayacağınız hikâye tekniğine farklı sanat dallarını katmak gerekir.
Storytelling Ne İşe Yarar?
Çoğu marka ve işletme sahibi storytelling yani hikâyeleştirmeden faydalanır. Peki, markalar için hikâyeleştirme sanatı ne işe yarar? Hikâyeleştirme, tüketiciye seslenme şeklidir. Siz potansiyel müşterilerinize nasıl seslenirseniz onlar da size o şekilde bakar. Bir hikâye oluştururken müşterilerin neden sizi seçmesi gerektiğini düşünerek hareket etmelisiniz. Aksi takdirde sıradan hazırlanmış bir içerik insanların ilgisini çekmez. Dolayısıyla hedef kitlenizi iyi tanımanız önemlidir.
Ürün anlatırken o ürünün avantajlı niteliklerini ön planda tutmanızda fayda var. İyi bir storytelling, hem ürünlerinizin ön planda olmasını sağlar, hem de markanızı global seviyeye ulaştırır. Günümüzde hemen hemen her marka storytelling ile ürünlerinin ve markalarının reklamını yapıyor. Hikâye anlatmak markaların mesajını daha akılda kalır yaparak müşterinin ilgisini çekiyor. Bunun dışında storytelling ile müşterilerinizin;
- Markaya olan ilgisini arttırma,
- Duygularına hitap etme,
- Güvenini kazanma,
- Alışveriş yapma gibi konularına değinebilirsiniz.
Markalar için hikâyeleştirme sanatı ile sadece potansiyel müşterilerinizin değil, pek çok kitlenin ilgisini çekebilirsiniz. Bu yüzden storytelling tekniğini kullanmak markanız için oldukça önemlidir.
Hikâye Anlatıcılığı Hangi Alanlarda Kullanılır?
Hikâye anlatıcılığının kullanıldığı pek çok alan vardır. Okul için sunum hazırlarken, ödev yaparken, konuşma hazırlarken, iş görüşmesine giderken, öğretmenlik yaparken pek çok alanda da bu tekniği kullanabiliriz. Hikâye anlatma tekniği ile sunduğumuz içeriği daha zengin hale getirip iyi bir şekilde pazarlayabiliriz. İşletmelerde de bu durum aynı şekilde ilerliyor. Markalar için hikâyeleştirme sanatı da tıpkı diğer alanlarda olduğu gibi insanların ilgisini çekmeyi hedefliyor. Bu yüzden işletmenizi daha iyi anlatmak, müşterilerinizin ilgisini çekmek ve onlarla bağ kurmak için hikâye anlatma tekniğinden faydalanmalısınız.
Bir işletmenin iyi konuma gelebilmesi için kendisini iyi bir şekilde pazarlaması gerekir. Bu yüzden hikâye anlatma, hikâyeleştirme tekniğini kullanmalısınız. Aslında markalar ürünleri değil, onları pazarlarken kullandığı hikâyeleri satarlar. Bunu çevremizdeki markalara bakarak anlayabiliriz. Örneğin dünyaca ünlü bir marka olan Apple’a baktığımızda onun ürünlerini piyasaya nasıl sürdüğüne de bakarız. Apple markalar için hikâyeleştirme sanatı ile ürünlerinin ne kadar dayanıklı olduğunu videolarda sıkça gösteriyor. Böylece müşteriler olarak onları izlediğimiz zaman telefonların aslında çok dayanıklı olduğunu düşünerek alıyoruz. Bu iyi bir pazarlık tekniğine örnek olarak gösterilebilir. Apple gibi dünyaca ünlü pek çok marka iyi bir storytelling ile ürünlerinin satışının arttırıyor.
Hikâye Anlatmayı Bilen Kazanır
Hikâyelerin marka için olan öneminden bahsettik. Peki, iyi bir hikâye anlatmak nasıl mümkündür? Herkes markalar için hikâye sanatı tekniğini kullanabilir mi? Son zamanlarda yapılan araştırmalara göre iyi bir şekilde pazarlaması yapılan ürünlerin satışının daha fazla olduğunu görmüş olduk. Fakat burada hikâyeleştirmeyi iyi bir şekilde kullanmanın önemi oldukça büyüktür.
Ürünlerin tanıtımını iyi bir şekilde yaparak markalar için hikâyeleştirme sanatı kapsamında görsellerden faydalanmak gerekir. Aksi takdirde bir storytelling yaparken, müşterilerinize hitap etmezseniz, ürünün faydalarından bahsetmeniz iyi bir satış yapmanız için yeterli olmaz. İlk olarak kitlenizi tanımalı ve kullanacağınız dile dikkat etmelisiniz. Kaliteli içerikler üreterek reklamınızı özgün hazırlamanız oldukça önemlidir. Dünya üzerindeki pek çok markanın oluşturduğu pazarlama yöntemlerini incelemeli ve kendinize has bir tarz oluşturmalısınız. Müşterilerinize kibar bir şekilde hitap etmeli ve ürünlerinizi neden almaları gerektiğini anlatmalısınız.
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi hikâyeleştirme yaparken görsel zenginliklere de dikkat etmek gerekiyor. Çünkü görsellik ve görsel estetik kavramı alışverişte oldukça önemlidir. Buna göre pazarlama tekniğinizi geliştirmeli ve animasyonlardan faydalanmalısınız. Markalar için hikâyeleştirme sanatı iyi bir şekilde hazırlandığında işe yarayan bir durumdur.
İyi Bir Hikâye Anlatıcısı Nasıl Olunur?
Hikâye anlatmanın en temel kurallarından birisi kitleyi iyi tanımaktır. Markanız için hazırlayacağınız her reklam, kitlenize hitap etmelidir. Bu yüzden kitleyi iyi tanıyıp analiz etmek önemlidir. Daha sonra hikâyenizi iyice düşünüp kafanızda tartmalısınız.
Kaliteli bir hikâye oluşturmak ise bir iki günde olacak bir iş değildir. Genellikle bunu üzerinde günlerce hatta bazen aylarda düşünüp, en doğru olana karar vermek gerekir. Markalar için hikâyeleştirme sanatı herkes tarafından yapılacak bir iş değildir. Bu yüzden markaların çalıştığı özel pazarlama uzmanları bulunur. Reklam yazarları ve pazarlama uzmanlarından destek alarak markanıza bir imaj yaratabilirsiniz.
Markanız için hazırladığınız hikâyeyi basit bir hale getirmelisiniz. Unutmayın ki uzun ve süslü anlatım her zaman müşteriyi uzaklaştıracaktır. Abartılı anlatım insanların ilgisini çekmez. Bu yüzden olabildiğinde sade bir dilde anlatmalı ve her türlü kitlenin ilgisini çekmelisiniz. Markalar için hikâyeleştirme sanatı kapsamında, 7’den 70’e her yaştaki kitlenin ilgisini çekmeyi başarırsanız markanızı da bir o kadar iyi tanıtmış olursunuz.
Hikâyeleştirme Nasıl Yapılır?
Storytelling ya da diğer bir ismiyle hikâyeleştirme; markanın kendini pazarlayabilmesi için en temel olan faktörlerdendir. İyi bir hikâyeleştirme için uzun süre düşünmek ve kafa yormak gerekebilir. Storytelling hazırlamak için kitle araştırması, ürünün avantajları gibi konuları araştırmak önemlidir. Bunun dışında markanın dili, hikâyesi, kimliği ve reklamına dikkat etmek gerekir. Peki, iyi bir hikâyeleştirme nasıl olmalıdır, markalar için hikâyeleştirme sanatı hazırlarken nelere dikkat edilmelidir?
Markanıza ait hazırlamak istediğiniz içerikler, üzerinde iyi düşünülmüş olmalıdır. Sadece potansiyel kitlenize değil, her türlü müşteri türüne seslenmelisiniz. Böylece potansiyel müşterilerinizin dışına da çıkabilir ve firmanızı büyütebilirsiniz. Bunun için iyi bir hikâye anlatma tekniğinden yararlanmanız gerekiyor. Peki, iyi bir hikâye anlatma nasıl oluyor? Hikâye anlatırken nelere dikkat etmek gerekiyor?
Hikâye Anlatıcılığında Dil Nasıl Olmalıdır?
Her marka kendisine özel reklam hazırlar. Kimi zaman bu reklamlar belirtili bir kitleye hitap ederken kimi zaman daha evrensel olabilir. Markalar için hikâyeleştirme sanatı firmanın geleceği açısından önemlidir. Hikâye anlatırken dile ve üsluba dikkat etmek gerekir.
Örnek verecek olursak hüzün dolu bir reklamı gülerek anlatamazsınız. Buna özel bir üslup kullanmalı ve yazınızda duygularınızı belirtmelisiniz. Bunun dışında keyifli içerikleri daha komik şekillerde müşterilere sunabilirsiniz. Hikâye anlatırken duyguları doğru bir şekilde yansıtmak oldukça önemlidir. Bu yüzden üzerine iyice düşünmek gerekir. Yanlış duyguları yanlış şekilde karşıya aktarırsanız müşterileriniz sizden uzaklaşır.
İyi ve kaliteli bir hikâye için kısa ve öz anlatımlar tercih edin. Uzun, yorucu ve süslü anlatımlar oldukça abartılı olabilir. Müşteriler ya da hedef kitleniz bu tür uzun hikâyeler karşısında sıkılabilir. Bu yüzden kitlenizi iyice kavramalı ve anlatımınızı kısa tutmalısınız. Bunun dışında empati yapmak da oldukça önemlidir. Kendinizi müşterilerinizin yerine koyarak o ürünü neden almaları gerektiğini anlatmalısınız. Siz olsaydınız nasıl bir reklam izlediğinizde o ürünü satın alırdınız? Bu tür faktörleri göz önünde bulundurmalı ve markalar için hikâyeleştirme sanatı kapsamında ürünü kendinize pazarlıyor gibi pazarlamalısınız. Daha sonra markalar için yapılan hikâyeleştirme sanatı da etkisini arttıracaktır.
Hedef Kitlenizi Analiz Edin
Hikâyeleştirme yapmadan önce hitap ettiğiniz kitleyi iyice tanımanız önemlidir. Onları analiz ederek, yaş aralıklarını öğrenerek pazarlama tekniği oluşturabilirsiniz. Müşterilerinizin ilgi alanları ve kullandıkları sosyal medya platformlarına kadar her türlü bilgiyi edinerek yolunuza devam etmelisiniz. Kitlenizi iyice tanıyıp analiz etmek hikâyeleştirme için önemli bir unsurdur. Markalar için hikâyeleştirme sanatı mutlaka hedef kitle çerçevesinde gerçekleşmelidir.
Kitleniz eğer genç yaş aralığındaysa onlara daha samimi bir dilden seslenebilirsiniz. Orta yaş ve kurumsal çalışanlar ise onlara daha farklı yoldan hitap edin. Bu yüzden yaş unsuru oldukça önemlidir. Kitleniz nasıl hitap etmeniz gerektiğini iyice bilirseniz, onların ilgisini daha çok çekersiniz. Ufak bir çocuk için oyuncak reklamı hazırlarken onlara ciddi bir şekilde hitap edemezsiniz. Bu onların ilgisini çekmeyecektir. Sadece onların değil, ailelerinin de ilgisini çekmez. Bu yüzden ürünlerinizin kimlere hitap ediyor, hangi yaş aralıkları sizi ilgilendiriyor bunları iyice bilmenizde fayda var.
Marka Hikâyenizden Yararlanın
Dünya üzerinde bulunan her markanın kuruluş hikâyesi vardır. Siz de reklamlarınızda markalar için hikâyeleştirme sanatı tekniğini kullanarak, markanızın hikâyesini anlatabilirsiniz. Markanızın oluşum hikâyesini anlatarak kitlenizin ilgisini çekebilirsiniz. Daha etkili bir hikâyeleştirme yöntemi ile marka hikayesinizi meydana getirmelisiniz. Bu şekilde kitlenizin size olan güveni artar. Onların güvenini kazanmak ve daha büyük kitlelere hitap etmek için kendinizden bir şeyler ortaya koymalısınız.
Markanızın hikâyesini storytelling ile birleştirerek etkili çalışmalar yapabilirsiniz. Genel olarak araştırma yaptığımızda markaların bunu kullanmadığını görüyoruz. Bu yüzden daha farklı içerikler için oluşum hikâyesini koymak önemli bir rol oynuyor. Markalar için hikâyeleştirme sanatı ile marka hikâyesini birleştirebilir, firmanızın gücünü kitlenize yansıtabilirsiniz. Bu anlatımı yaparken marka hikâyenizin, ürün hikâyesinin önüne geçmemesine özen göstermeyi de unutmamak gerekiyor.
Marka Olarak Neden Hikâye Anlatırız?
Hikâye anlatmanın pek çok sebebi vardır. Kimi zaman ürün satmak kimi zaman ise eğlendirmek olabilir. Kimi zaman çocuklara hikâye okuyarak onlara farklı hayal gücü kazandırırız. Markaların kullandığı reklamlar da bu şekildedir. İnsanları farklı hayal dünyalarına götürerek onları etkilemek için yapılır. Müşteriler anlatılan hikâyelerden etkilenerek ürünlere karşı daha farklı duygular besleyebilir. Bunun dışında markalar için hikâyeleştirme sanatı vesilesiyle hikâyeler herkesi farklı bir dünyaya götürür. Her insanın düşünce yapısı farklıdır ve herkes o üründe farklı bir şey görebilir.
Farklı kitlelere hitap etmek için hikâye anlatmak önemlidir. Kimi zaman bir ürün alırken onun açıklamasını okumak bizlere yetmez. İyice araştırıp okusak da yeterli bilgiyi alamayabiliriz. Bu yüzden mutlaka zengin görsellerle anlatılmış bir hikâye gereklidir. Bu da pazarlama uzmanlarının ilgi alanına girer. İyi bir satış için markalar için hikâyeleştirme sanatı gereklidir. Fakat mutlaka markanızı büyütmek ve global olarak tanıtmak için ürün ve hizmetlerinizi iyi bir şekilde sergilemelisiniz.
Hikâyeler Evrenseldir
Yukarıda da söylediğimiz gibi hikâyeler evrensel dile sahiptir. Herkes hikâyelerde farklı şeyler görüp benimser. Fakat herkes hikâyeden bir şey mutlaka çıkarır. Bu da hikâyelerin evrensel olduğunu bizlere gösterir. Aynı şekilde kimi zaman bir reklam bizi mutlu ederken kimi zaman üzebilir. Bu durum markanın nasıl hikâyeleştirme tekniği kullandığı ile alakalı bir durumdur. Örneğin dünya problemleri üzerine hazırlanan bir hikâye herkes tarafından anlaşılabilir. Bu durum da onların evrensel olduğunu bizlere kanıtlar.
Her marka ürün satışı ve reklamı için hikâyeleştirme tekniğinden faydalanır. Dünyanın her yerinde bu böyledir. Evrensel bir teknik olan storytelling ile markanın gücü yükselir ve satışlar arttırabilir. Fakat yanlış hikâye anlatma yöntemi ile marka zarara da girebilir. Bu yüzden iyi bir markalar için hikâyeleştirme sanatı oluşturmalı ve tüm kurallara dikkat etmek gerekir. Aksi takdirde istenilen kitleye ulaşamaz ve zararda olmuş olursunuz. Bu yüzden kitlenizi mutlaka iyi tanıyıp, iyi bir dil kullanmalısınız.
Hikâyeler İlham Kaynağıdır
İnsanların ilgisini büyük oranda çeken hikâyeler, ilgi çekicidir. Aslında ilgi çekici olmalıdır. İyi bir hikâyeleştirme için kitlenizin ilgisini çekmeniz gerektiğini unutmayın. Müşterilerinizle bir bağ kurmalı ve onlara güveninizi hissettirmelisiniz. Duygusal bağ kurduğunuz müşterileriniz sizinle kalıcı olacak çalışacaktır. Markalar için hikâyeleştirme sanatı ile kitlenize hitap edebilir ve onların ilgisini çekebilirsiniz. Müşteriler her zaman ürünün ya da hizmetin nasıl pazarlandığına dikkat eder. Eğer onlara hitap ediyorsa ve onlarda duygu uyandırıyorsa markanıza olan ilgisi artar.
Hikâyelerinizde insanlara seslenmek, onlarda duygu uyandırmak ve ilham olmak oldukça önemlidir. Genel olarak dünya üzerinde gerçekten başarılı olan firmalar müşterilerine ilham kaynağı oluyor. Müşteriler ile duygusal bağ kurarak onlarla olan iletişimi iyi tutuyor. Siz de firmanızı global olarak tanıtmak ve daha fazla kitlelere ulaşmak istiyorsanız, onlara ilham kaynağı olmalısınız. Bu yüzden markalar için hikâyeleştirme sanatı kapsamında reklam ve hikâyelerinizde sadece ürünlerinizi değil, kitlenize de seslenmelisiniz.
Hikâyeyi İyi Yapan Unsurlar Nelerdir?
Markaların kullandığı hikâyeleştirme tekniği herkese göre farklı olabilir. Genel olarak incelediğimiz zaman bir hikâyeyi iyi ve kaliteli yapan birtakım unsurlar vardır. Bunlardan en önemlileri;
- Eğlendirmesi,
- Eğitici olması,
- Evrensel olması,
- Hatırlanabilir olması,
- Duygu uyandırması,
- Açık ve sade bir dile sahip olması sıralanır.
Kaliteli bir storytelling için yukarıdaki unsurlara dikkat ederek çalışmak gerekir. Markalar için hikâyeleştirme sanatı bu unsurlar çerçevesinde gerçekleştirilmelidir. Daha sonra izleyeceğiniz yol ise ürünlerinizin performansıdır. İlk olarak kitlenize hitap etmeli daha sonra ürünlerinizin pazarlamasını yapmalısınız.
Hikâyede Sanatın Önemi
Sanat her alanda çok önemli bir araçtır. Her türlü ürün pazarlamasında ve reklamında sanattan faydalanmak mühimdir. Bir müze içerisinde olduğu kadar okuduğunuz kitapta ve gördüğünüz reklamda da sanat olmalıdır. Sanat adeta insanın yaşam kaynağıdır desek yanlış olmaz. Bu yüzden reklam ve hikâyelerinizde estetik olmaya çalışın. Hikâyeleştirme yaparken estetik olup olmadığına önem verin. Bir ürün pazarlarken onu estetik açıdan güzel göstermeli ve müşterilere şık bir şekilde sunmalısınız. Markalar için hikâyeleştirme sanatı yaparken sanattan faydalanmak mutlaka gerekir. Bunu gerçekleştirirken ürünün ya da markanızın hikâyesini daha farklı anlatabilir ve görsel zenginliklerden faydalanabilirsiniz.
İnsanlar her zaman güzel olan şeye daha çok ilgilidir. Bu yüzden güzel olana hep yöneliriz. Görüntüsü, dokusu hoşumuza gitmeyen ve estetik olmayan şeylere karşı her zaman daha ilgisiz kalırız. Bu yüzden hikâyeleştirme konusunda da sanata dikkat ederiz. Fakat sanat da oldukça göreceli bir kavramdır. Kimi insanlar için sanat kavramı iyiyi ve doğayı temsil ederken, kimileri için karanlığı temsil edebilir. Bu durumda daha genel düşünerek herkesin hoşuna gidecek olguyu ortaya koymalısınız. Markalar için hikâyeleştirme sanatı oluştururken, her türlü kitleyi hedef almalısınız.
Ana Fikrinizi Belirleyin
Markanız için içerik hazırlarken kendinize bir tema belirlemelisiniz. Tıpkı okuduğunuz kitabın bir ana fikri olduğu gibi, ürünlerinizin de bir teması olmalıdır. Markalar için hikâyeleştirme sanatı tekniğinden faydalanırken hikâyenizin bir fikri olması gerektiğini unutmayın. Aksi takdirde konu her türlü alana doğru çekilebilir. Bu yüzden ana fikir seçmeli ve bunu reklamınızda belirtmelisiniz. Anlatacağınız hikâye isterseniz uzun isterseniz kısa olsun, ana fikir mutlaka ön planda kalmalıdır. Müşterilere sunduğunuz ürün ya da hizmetleriniz ana fikir çerçevesinde şekillenmelidir.
Örnek verecek olursak çevre kirliliği hakkında bir reklam hazırlıyorsanız temanız mutlaka çevre ile ilgili olmalıdır. Çevre kirliliği global bir sorundur ve dünya bu şekilde ilerlerse kirlilik daha da artış gösterecektir. Bu yüzden burada ana tema bu olmalıdır. Mesela çöp kutusu ürünü için hikâye yazacaksanız ana fikriniz çevre kirliliği olabilir. Markalar için hikâyeleştirme sanatı kullanılırken dünya kirliliğine değinebilirsiniz.
Hikâye Türüne Karar Verin
Markanız için hazırlayacağınız hikâyenin türüne karar vermeniz önemlidir. Pek çok hikâye türü mevcuttur. Siz markanız için hangisinden faydalanacağınızı belirlemeli ve o yönde ilerlemelisiniz. Genel olarak hikâye türü ürün ya da hizmetlere göre değişkenlik gösterebilir. Her ürününüzde farklı türden faydalanabilirsiniz. Kimi hikâyede markanızın geçmişinden bahsederken, kimisinde ise daha toplumsal bir konuya değinebilirsiniz. Markalar için hikâyeleştirme sanatı her türde hikâye üzerinden yapılabilir.
Hikâye anlatırken kitlenizi boğmamak oldukça önemlidir. Bu yüzden yukarıda da belirttiğimiz gibi hikâye türü seçiminde dikkatli olmanız gerekiyor. Bilgi verici hikâye anlatımında masal anlatmak doğru olmaz. Mutlaka sade bir dile sadık kalarak bilgi veren içerikler hazırlamalısınız. Çocuklar için ürün pazarladığınız zaman ise bilgi vermekten çok eğlenceli içeriklere başvurmalısınız. Buna göre hikâye türüne karar verirken kitlenizi de göz önünde bulundurmanız önemlidir.
Harekete Geçirici Bir Mesaj Oluşturun
Dünya üzerindeki her firma, reklam hazırlarken etkili ve insanlarda duygu uyandıran hikâyelerden faydalanmıştır. Etkili ve harekete geçiren (call to action) bir mesaj barındırmak hikâyenizi zenginleştiren bir unsur olacaktır. Bu yüzden markalar için hikâyeleştirme sanatı mutlaka kaliteli bir mesaj içermelidir. Ana fikir ne kadar güçlü ve harekete geçiren bir mesaj ile verilirse, firma da o kadar kâr elde etmiş olur. Bunun dışında insanların reklamınızdan sonra harekete geçmesini istiyorsanız ona göre de hareket etmeniz gerekiyor. İnsanlarda bilinç uyandıracak ve farklılık kazandıracak bir hikâye için, evrensel bir şekilde seslenmelisiniz.
Kitlenizden tam olarak ne beklediğinizi bilmeniz önemlidir. Örneğin bir bağış için reklam hazırlıyorsanız onların harekete geçmesini istemeniz oldukça normaldir. Bu yüzden okuyucu ya da dinleyicide duygu uyandırmak ve onlara aksiyon aldırmak gerekiyor. Onlardan bağış toplamak ya da bir kanala abone olmalarını istiyorsanız, bunu neden yapmaları gerektiğini anlatmalısınız. Onlara sadece bunu yapmalarını söylemek doğru olmayacaktır. Harekete geçirmek için ana mesajı etkili bir şekilde vermelisiniz.
Hikâyenizi Paylaşacağınız Ortama Karar Verin
Her markanın hikâyesi farklı formatta olabilir. Bazı hikâyeleri okuruz bazılarını ise izleriz. Her marka farklı türde hikâyeleştirme tekniğinden yararlanır. Yani markalar için hikâyeleştirme sanatı herkese göre değişkenlik gösterir. Bu yüzden hangi formatta reklam hazırlayacağına karar vermek için paylaşacağınız ortama da karar vermelisiniz. Eğer hikâyenizi bir blog sayfasında paylaşacaksanız okunacak bir yazı şeklinde hazırlamanız gerekir. Ya da sesli bir hikâye için hikâyenizi kayıt altına alabilir ve podcast olarak yayınlayabilirsiniz. Teknoloji geliştikçe hikâyenizi yayınlayabileceğiniz formatlar da gelişme gösteriyor. İlk olarak hikâyenizi hangi ortamda yayınlayacağınıza karar verip daha sonra ona uygun bir format seçmelisiniz.
Bol Bol Okumayı Unutmayın
Hem markanızı hem de kendinizi geliştirmek için zaman zaman okumaya çalışın. Böylelikle kendinizi daha da geliştirerek farklı fikirler edinebilirsiniz. Her türden kitabı ve hikâyeyi okuyarak hayal gücünüzü geliştirebilirsiniz. Hayal gücünüzü geliştirerek markanıza katkı sağlayabilir ve bunu markalar için hikâyeleştirme sanatı için kullanabilirsiniz. Bu yüzden kitap okuyup farklı fikirlere sahip olabilir ve onları kaleminize dökebilirsiniz. Sadece okumak değil, aynı zamanda yazı yazmak da sizleri geliştiren bir durumdur. Yazı yazmayı deneyerek kendinizi geliştirebilirsiniz. Böylelikle markanız da sizinle beraber gelişme gösterecektir.
İyi Bir Hikâye İçin Eleştiriye Açık Olun
Eleştiri bir markanın büyümesi için belki de en önemli faktörlerden birisidir. Hataları ve kusurları bilerek ilerlemek her zaman en doğru seçenektir. Eğer bir marka sahibi olarak kusurlarınızı, kitlenizin olumsuz bulduğu faktörleri bilmezseniz, kendinizi geliştiremezsiniz. Bu yüzden eleştiriye her zaman açık olmalısınız. Markalar için hikâyeleştirme sanatı tekniğinden faydalanırken de bu eleştirileri göz önünde bulundurmalısınız.
Kitlenizin yaptığı eleştirilere göre eksiklerinizi gidermeli ve global olma yolunda ilerlemelisiniz. Aksi takdirde bunların bilincinde olmazsanız, firmanıza yarardan çok zararınız dokunur. Bu yüzden kitlenizin fikirlerini göz önünde bulundurarak ilerleyebilirsiniz. Yani onları daha çok dinleyip mutlaka markalar için hikâyeleştirme sanatı tekniği kapsamında fikirlerine önem vermelisiniz.